Seçmen Ne İster?

Türkiye, 14 Mayıs 2023 Pazar günü tarihinin en kritik seçimlerinden birine yaklaşırken, vatandaşın bir seçmen olarak tercihini hangi faktörlerin belirlediği önemli bir merak konusu oldu. Hem küresel düzeyde hem de Türkiye özelinde pandemi, ekonomik kriz, doğal felaketler ve benzeri çoklu krizlerin üst üste gelmesinin seçmenin karar verme süreçleri üzerindeki etkisi hakkında çok sayıda spekülasyon yapıldı, yapılıyor. Hangisinin daha isabetli olduğunu zaman içerisinde göreceğiz.

Öte yandan geleneksel ve sosyal medyada seçmenin olası kararı üzerine yapılan tartışmalar başka bir konuya da dikkat çekti. Kayda değer bir süredir düzenli olarak seçimlerin yapıldığı bir ülke olan Türkiye’de seçmenlerin nasıl davrandığına dair bilgi düzeyi hayli düşük, bu nedenle de her seçim sonrası sonuçları “sürprizle” karşılayanlar oluyor. Oysa “seçmen davranışı” siyaset bilimi disiplininin oldukça uzun süredir tartıştığı bir konu. Batı merkezli kuramların her yerde geçerli olduğunu ve asla şaşırmadıklarını söylemek tabii ki yanlış olur, ancak uzun süreli deneme/yanılma zincirleri bir bilgi birikiminin oluşmasına da yol açmış durumda. Seçmen davranışı çalışan akademisyenler, sosyal bilim alanının gerektiği gibi farklı varsayımlara sahip farklı paradigmaların farklı öngörüleri içerisinde tartışmalarını sürdürüyorlar.

Türkiye’de seçmenin nasıl davrandığına dair ilgili yazında konu farklı yönleri ile ele alınmış durumda. Ülkede demokrasinin eksik de olsa ilk adımlarını attığı 1950’lerden beri sosyal bilimciler bu konuda çalışmalarını yürütmüşler, bulgularını da akademik camia ile paylaşmışlar. Ancak bu akademik bilginin kamuya mal olması oldukça sınırlı bir biçimde olmuş. Bugün de çok sayıda siyaset bilimci, seçmen davranışı ya da ilişkili konularda çalışmalarını yürüterek, sadece ülkemizde değil küresel tartışmalara da katkı veriyorlar.

Seçmen Ne İster? başlıklı bu çalışma, gördüğümüz bu eksikliğin giderilmesi, yani akademik bilgiyle gündelik bilgi arasında bir köprü oluşturulması amacıyla yola çıktı. Günümüzün çoklu medya ortamında, sosyal bilimcilerin bildiklerini, araştırmalarda bulduklarını yaygınlaştırma amacı ile bir platform olarak tasarlandı. Seçmen davranışıyla ilişkili temel konularda bir çerçeve sunmayı amaçlayan platformun omurgasını, konuyla ilgili çalışan sosyal bilimcilerin ortalama 15-20 dakika süren podcastleri oluşturuyor. Podcast yayınları, aynı zamanda metin olarak www.secmenneister.org internet sitesinde de erişilebilir durumda, konular hakkında daha fazla bilgilenmek isteyenlere kaynak önerileri de her metnin sonunda yer alıyor. Ayrıca, bütün metinler birleştirilip bir kitap halinde de hazırlandı, kitap versiyonuna da açık erişim olarak internet sitesinden erişilebilir.

Ekip olarak uzun zamandır birçok alanda bilgiye erişimdeki eşitsizlikleri azaltmak için açık erişim Türkçe kaynaklar üretmeye çabalıyoruz. Bu çerçevede de Seçmen Ne İster? serisinin Türkiye’de sağlıklı bir demokrasinin en temel unsurlarından olan doğru enformasyona ve bilgiye dayalı değerlendirmeler yapılabilmesini, siyaset alanındaki tartışmalara katkı sunmasını umuyoruz.

Sadece bu seçim için değil, bütün seçimler için seçmen davranışını farklı yönlerden açıklayıcı bir kaynak olmasını umduğumuz bu çalışma çok sayıda kişinin ortak emeğinin ürünü. Çalışmayı yürüten bizler ve vakitlerini ayıran çok değerli sosyal bilimcilerin çabasıyla kalıcı ve geliştirilebilir bir platform olmasını planlıyoruz.

Son olarak belirtmek isteriz ki; 6 Şubat Kahramanmaraş depremi Seçmen Ne İster? kayıtlarının bir kısmı tamamlanmışken gerçekleşti. Böyle bir dönemde bu çalışmaya devam edebilmek ve tamamlayabilmek hepimiz için çok zordu. Deprem sonrası kayıt sürecini durdursak da çalışmanın da iyileşmek olduğuna inanarak, kıymetli meslektaşların da desteği ile seriyi tamamladık. Bununla birlikte, deprem öncesinde gerçekleşmiş olan kayıtlarla sonrasında gerçekleşenler arasında kaçınılmaz olarak farklar var. O büyük acının izleri deprem sonrasında yaptığımız görüşmelere yansıdı. Hem konu anlatımlarında hem de söyleşinin akışında, tonunda bu fark hissediliyor. Sosyal bilimci olmak, aslında tam da bu değil mi zaten? Sosyal bilimciler olarak sorumluluğumuz, olağandışı durumlar başta olmak üzere dünyada ve Türkiye’de tüm yaşanılan olayların hem kişisel yolculuklarımızda hem de toplumsal durumlara etkisini de yadsımadan; anlama, anlamlandırma ve bilginin yaygınlaştırılması için aktarma yükümlülüğünü her şeye rağmen sürdürmek.


Emre Erdoğan, Pınar Uyan-Semerci, Tuğçe Erçetin, Mustafa Gökcan Kösen


Konuşmacılar:

Samim Akgönül, Sinan Alper, Hasret Dikici Bilgin, Cemil Boyraz, Ali Çarkoğlu, Cuma Çiçek, Seda Demiralp, Senem Aydın Düzgit, Ezgi Elçi,
Tuğçe Erçetin, Emre Erdoğan, Cengiz Erişen, Ömer Faruk Gençkaya, Gökçe Gezer, Ersin Kalaycıoğlu, Özge Kemahlıoğlu, Suncem Koçer,
Mustafa Gökcan Kösen, Mert Moral, Erkan Saka, Emre Toros, Pınar Uyan Semerci,  Alper Yağcı, Onurcan Yılmaz


Kitabı buradan indirebilirsiniz.

Kitabı PDF olarak buradan indirebilirsiniz.